Anız Neden Yakılmamalı?


ÇİFTÇİ BROŞÜRÜ

Sayı:Eylül 2013


Anız Neden Yakılmamalı?



GİRİŞ

Başta Çukurova olmak üzere ülkemizin endüstriyel tarım yapılan birçok alanında buğday ve mısır hasadı sonrası toprakta kalan bitkisel artıklar yakılarak toprak bir sonraki üretim için işlenmektedir. Toprak işlemeyi kolaylaştırmak amacı ile yapılan anız yakılmasının toprak yapısı ve verimliliği üzerinden çok sayıda olumsuz etkilerinin olduğu biliniyor. Ayrıca toplum ve çevre sağlığı üzerinde de ciddi etkileri oluşmuştur. Anız yakılması il oluşan sera gazı içerikli duman kadar yanma sonucu oluşan kül (karbon) rüzgârın etkisiyle Çukurova’daki yerleşim yerlerinin üzerindeki sis ve dumanın yarattığı istenmeyen koku her anız yakılması sonrası milyonlarca insanı haftalarca rahatsız etmektedir. Dumanın yaşlılar, çocuklar ve hatta yetişkinlerin bile solunum yapmasını zorlaştırmaktadır. Hemen her gün hepimizin evlerinin içine nüfuz eden kül ciddi kirlilik yaratmaktadır.


Anız Yakımı Toprak kalitesi ve Verimliliğini Azaltıyor

Anızın yanması ile kısa bir südre gevşeyen toprak kısa süre sonra yeniden yaratılan trafik ve ıslak işleme ile toprak sertleşen ve çiftçi tabiri ile kesekleşen arazinin fiziksel verimliliği düşmektedir. Sertleşme toprağın tarıma elverişsiz hale gelmesine yol açıyor. Anız yakmanın, çiftçilere, toprağın gördüğü zarar nedeniyle kazandırmak şöyle dursun daha çok zarar verdiği bilimsel veriler ile ekonomik ve ekolojik olarak ta belirlenmiştir. Ayrıca 'Türkiye'nin tarım arazilerindeki organik madde (OM) içeriği, iklimin etkisi ve ağır toprak işleme aletleri kullanılarak yapılan tarım teknikleri sonucu yüzde 1,2-1,7 düzeylerine kadar gerilemiştir. Türkiye topraklarının genele yüzde 80 oranı organik maddece fakir topraklar sınıfına girmektedir.

Toprak verimliliği ve üretkenliğinin olmazsa olmaz unsurlarından biri olan organik madenin kaynağı olan ve toprağın kendi ürettiği bitki materyalini (anız, kök ve diğer organik artıklar) organik maddeye dönüştürmesi önemlidir. Modern toprak biliminin temel hedefi toprağı sömürmek ve organik madde içeriğini düşürmek değil, tam tersine toprağı eksilenden daha fazla OM kazandırarak toprağı güçlendirmek ve sürdürülebilirliğini sağlamaktır.




Tarım arazilerinde anız yıkılması sırasında oluşan yüksek ısının etkisi ile organik ve humin maddeler ile topraktaki yararlı mikroorganizmaların (1 g toprakta 1 x 10-9 bakteri bulunmaktadır) yok olmasına neden olmaktadır. Yaralı mikroorganizmalar topraktaki bitki besin elementlerinin bitkiye kazandırılmasına eşsiz görevler üstlenmektedirler. Anızın yakılması ve bu arada toprağın ısınması ile uzun sürede toprağın kalitesinin azalması, verimliliğinin düşmesi ile daha fazla kimyasal gübrelemeye bağımlı hale getiriyor. Yakma işleminin aynı zamanda tek yönlü mineral gübre uygulamalarını teşvik etmektedir. Artan kimyasal gübre talebi yıldan yıla artmakta ve kimyasal gübre ve ilaç kullanımının ütün kalitesini olumsuz yönde etkilediğini değişik şeklerde anlatıldı.

 

 


Çevre Kirlenmektedir

Çiftçilerimiz bilmeden anız yakarak topraklarımızı fakirleştirmekle kalmıyor, aynı zamanda çevreyi ve atmosferi de kirleterek birçok yönden olumsuzluklara neden olmaktadırlar. Atmosfer salınan sera gazları toplum sağlı kadar hepimizin geleceğini etkileyecek olan iklim değişimlerine yol açacak düzeyde yüksektir. Bölgede yüz binlerce dekar alanda yanan anızın çıkardığı gazların miktarı ciddi bir tehdit oluşturacak düzeydedir.


Anız Yakılmadan da Toprak İşlenebilir

Değişik vesileler ile buğday, birinci ve ikinci ürün mısır hasadının, makineyle mümkün olduğunca toprak düzeyine yakın yapılması gerektiğini belirtildi. Hasattan sonra bitki artıklarının geliştirilen makineler yardımıyla parçalanarak toprağa karıştırılmasının en doğru yöntem olduğunu belirtildi. Genelde üreticiler toprağa organik madde kaynağı olacak sap samanın toprağa karışımı uygulamasının masraf olacağı gerekçesiyle ilkel olan yakma işlemini tercih ettiği görülüyor. Kamuoyuna ve çiftçilerine, hasat sonrası yakılan anızın tarları yeniden üretime hazırlamak için toprak işlemeyi kolaylaştıracağı düşüncesinin yanlış bir uygulama olduğu, anız yakmadan da yeni bitki ekim ve dikim ekipmanları ile tohum yatağının hazırlanacağı ve ekimin yapılacağı bugün mümkündür.




Çiftçilerimize Önerimiz







Çiftçilerimiz bilmeden anız yakarak topraklarımızı fakirleştirmekle kalmıyor, aynı zamanda çevreyi ve atmosferi de kirleterek birçok yönden olumsuzluklara neden olmaktadırlar. Atmosfer salınan sera gazları toplum sağlı kadar hepimizin geleceğini etkileyecek olan iklim değişimlerine yol açacak düzeyde yüksektir. Bölgede yüz binlerce dekar alanda yanan anızın çıkardığı gazların miktarı ciddi bir tehdit oluşturacak düzeydedir.


 




MERKEZİMİZİN FAALİYETLERİNİ DESTEKLEYEN ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ SAYIN PROF.DR. MUSTAFA KİBAR’A VE BU BROŞÜRÜ HAZIRLAYARAK MERKEZİMİZİN FAALİYETLERİNE DESTEK VEREN ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ, ZİRAAT FAKÜLTESİ, BİTKİ BESLEME VE TOPRAK BÖLÜMÜ ÖĞRETİM ÜYESİ SAYIN PROF.DR. İBRAHİM ORTAŞ’A TEŞEKKÜR EDERİZ .